Global 50 Türk’ün 12 Farkı
Capital, “Global 50 Türk” araştırmasını uzun süredir yapıyor. Ancak, bu araştırma, daha çok alt ve orta kademe yöneticilerden oluşurdu. Son birkaç yıldır ise büyük bir değişim, dikkat çeken bir gelişme yaşanıyor. Önce Muhtar Kent’in Coca Cola CEO’luğu, ardından PepsiCo, Pfizer, Roche, Unilever ve P&G’deki önemli terfiler, bu eğilimi destekliyor. Western Union’da CEO koltuğuna Hikmet Ersek’in atanması da Global Türk yöneticilerin gücünü ortaya koyuyor.
Peki bu müthiş gelişmenin arkasında hangi etkenler, ne gibi liderlik özellikleri var? Capital, Global50 listesine giren Türk yöneticileri öne çıkaran, dev şirketlerde zirveye taşıyan özelliklerini, kendileri ve onlara yakın çalışan yöneticilere sorarak ortaya koydu.
1.İknada Güçlü ve Mücadeleci
“Muhtar’ın dünyanın her yerine uzanan, müthiş bir network’ü var. Ayrıca o network’ü hep canlı tutar. Herkesin doğum gününü bilir, bir yakını vefat edeni ziyaret eder, e-mail yollar, mektup yazar… Sosyal ve insani yanı çok güçlüdür. Önemli tecrübesi ve bilgi birikimi olduğu için, herkes tarafından saygı görür. Sözünün arkasında durur. Çok önemli bir ikna kabiliyeti vardır, mücadele eder, arkasını bırakmaz. İnsanlarla haşir neşirdir. Hem öğretir, hem geliştirir ve asla yılmaz…”
Bu sözler Coca-Cola Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Muhtar Kent’i 1980’lerden beri tanıyan eski patronu Anadolu Grubu Başkanı Tuncay Özilhan’a ait. Özilhan, Kent’i Coca-Cola’nın zirvesine taşıyan liderlik özelliklerini böyle aktarıyor.
2. Hızlı Karar Alır, Güven Verir
Mey İçki Pazarlama Direktörü olan Çiçekten Becel, eski yöneticisi Kent’in nasıl bir lider olduğunu şu sözleriyle anlatıyor:
“Muhtar Bey ile 4 yıl Coca-Cola Türkiye ofisinde çalıştım. Kendisi beni Coca-Cola’da işe alan kişidir. İş başvurumu ona kişisel bir mektup yazarak yapmıştım. İnsan ilişkilerine çok önem verir. En önemlisi bunu sınıf, statü ayrımı yapmadan yapar. Yanında çalıştırdığı çaycının tüm ailesinin isimlerini ezbere bilir. Aynı zamanda iş yaptığı coğrafyadaki en etkili insanlarla uzun vadeli dostluklar kurar. Her zaman samimiyetini hissettirir. Söze ve taahhüdünü yerine getirmeye çok önem verir. Müthiş bir hafızası vardır, işini yarım yamalak yapan adamı bir saniye tutmaz. Çabuk karar alır, gerektiğinde risk almaktan çekinmez. En önemli özelliklerinden biri de dokunduğu herkese güven duygusu vermesidir.”
3. Sonuç Odaklı Liderlik
2010 yılında Global 50 Türk araştırmasında finans sektöründen isimlerin hızlı bir yükselişe geçtiğini görüyoruz. Bunlardan ilki listeye 4’üncü sıradan giren, Eylül 2010’da 12 milyar dolar piyasa değeri olan Western Union’un başkanlığını ve CEO’luğunu devralacak olan Hikmet Ersek…
Western Union’ın Yönetim Kurulu Başkanı Jack M. Greenberg, Ersek’in geniş global deneyiminin ve sonuç odaklı olmasının bu göreve getirilmesinde en önemli özellikleri olduğunu ifade ediyor.
4. Çok Yönlü ve Analitik
Finansın yükselen bir diğer ismi Ömer Aras ise Finansbank yönetim kurulu başkanlığının yanı sıra NBG Grubu’nda yürütme kurulu üyeliği ve Grup CEO’luğu pozisyonlarını yürütüyor. 20 bin kişiyi aşkın bir grup ona bağlı. 20 yıldır Ömer Aras’la çalışan Finansbank Yönetim Kurulu Üyesi Sinan Şahinbaş, Aras’ın akademisyen geçmişinin liderlik özelliklerine, iyi öğreticiliği kattığını ifade ediyor ve şöyle devam ediyor:
“Akademisyenliği, birlikte çalıştığı insanları bilgilendirme, yönlendirme ve yönetme anlamında ona çok yüksek katkılar sağlıyor. O, kolay iletişim kurabilen, çok yönlü, objektif, dinleyen, analitik, sadece etrafındaki iş arkadaşlarına değil tüm çalışanlara saygısı ve sevgisi olan bir yönetici. Ona ulaşmak son derece kolay. Çünkü, yatay iletişimi benimseyen bir yapısı var. İş ve özel yaşamı arasındaki köprüyü çok iyi kurmuş, dünyayı izleyen, yeniliklere açık bir yönetici.”
5. Doğru Kişiyle, Doğru Yerde
Şahinbaş, Aras’ın en çok sevdiği ve örnek almaya çalıştığı yönünün ise yaptığı her şeye inanarak sarılması olduğunu belirtiyor. “Bu özellik, beraberinde başarıyı da getiriyor” diyen Şahinbaş şöyle devam ediyor:
“İleriyi iyi analiz edebilen yapısının, özellikle bankacılık sektöründe risklerin minimize edilmesi ve fırsatların yakalanabilmesi adına bize çok şans verdiğini düşünüyorum. Bir yöneticinin en önemli özelliklerinden bir tanesi olduğuna inandığım, doğru kişi ile doğru işte çalışma ayrımını da çok iyi yapabilen bir yönetici. Kimden nerede daha iyi performans alabileceğini ve nasıl bir organizasyon kurması gerektiğini de çok iyi biliyor.”
6. Cesaret ve Derin Analiz
Global50 arasında ilaç sektörünü temsil eden yöneticiler arasında Pfizer kökenli iki isim var. Bunlardan Özer Baysal, Gelişen Pazarlar İş Birimi içinde Avrupa Gelişen Pazarlar Bölgesi Başkanı olarak görev yapıyor. Baysal, 30 ülkeden, 4 bin 400 Pfizer çalışanından ve 1,6 milyar dolar cirodan sorumlu.
Yerleşik Ürünler Japonya, Kore, Avustralya ve Yeni Zelanda Bölge Başkanı olan Ahmet Göksun ise 2,3 milyar dolarlık ciroyu yönetiyor. Pfizer Türkiye Genel Müdürü Melih Memecan, 29 yıllık arkadaşları Özer Baysal ve Ahmet Göksun’u şöyle anlatıyor: “Benim gözümde, Ahmet Bey’in öne çıkan liderlik özelliği sonsuz enerjisi ve cesaretidir. Özer Bey’in ise olayları ve konuları derinlemesine analiz etme becerisi, hepimize örnek olan lider özelliğidir.”
7. Karizmanın Gücü
Roche CEMAI (Orta ve Doğu Avrupa, Orta Asya, Ortadoğu, Afrika ve Hindistan) Bölgesi Başkanı ve Roche Global E7 Projesi Lideri Tuygan Göker’le çalışmış herkesin, onun liderliği hakkında söylediği ilk söz “karizmatik” olduğu. Göker de global büyük bir şirkette üst düzey yönetici olmak isteyenlerin öncelikle karizmatik olmaları gerektiğini düşünüyor ve devam ediyor: “Lider her ortamda, özellikle politik ve ekonomik zorlukların yaşandığı dönemlerde çıkış yollarını aramalı. Her şeyden önce, hissedarların yatırım değerini muhafaza etmeye ve artırmaya çalışmalı.”
8. Kapılar Açık, Yönetim Çok Sesli
Global 50 listesinin 7’nci sırasında yer alan İzzet Karaca, Türkiye’den Asya, Afrika, Orta ve Doğu Avrupa’yı yönetiyor. Unilever gibi dev bir şirkette bu kadar bölgenin Karaca bağlı olmasının ardındaki liderlik özelliklerini Unilever Türkiye Kurumsal İletişim Müdürü Ebru Şenel Erim şöyle anlatıyor: “İzzet Bey’le 7 yıldır birlikte çalışıyoruz. Kendisi yönetimde çok sesliliğe inanan vizyoner bir liderdir. Motive eden, yol gösteren son derece pozitif bir kişiliğe sahip. Kapısı her zaman, herkese açık. Dolayısıyla kolay iletişim kurulan bir özelliği var. Sezgileri çok kuvvetli, rakamlarla arası çok iyi.”
9. Her Zaman Doğru Soruları Sorar
Gürcan Karakaş, yaklaşık 3 yıldır Bosch' un Automotive Aftermarket işkolunda, bağımsız yenileme pazarı bölümünde, tüm dünyadan sorumlu kıdemli başkan yardımcısı olarak görev yapıyor. 145 ülkeyi içine alan 60’ın üzerinde Bosch bölgesel kuruluşu Karakaş’a rapor veriyor. Karakaş, çalışma arkadaşları tarafından hayran olunan liderlerden biri. Onunla çok uzun yıllar birlikte çalışmış olan Bosch Orjinal Ekipman Ülke Satış Müdürü İlke Yalçındağ’ın Karakaş hakkında söylediği sözlerde de bu hayranlığın izlerini bulmak mümkün:
“Kendisi, birlikte çalıştığı kişileri geliştiren, çok zorlayan, aynı zamanda da motive eden ve bu üç unsuru da son derece ahenkli bir şekilde gerçekleştiren bir yöneticidir. Kendisini sürekli yenilediği için her zaman örnek olan, yeniliğe açık, gelişimi teşvik eden, hatalardan ders alan ve almayı öğreten bir lider. En olumsuz koşullarda dahi motivasyonu son derece yüksek olduğu için onun yanında bir çalışan, bir yönetici olarak kendinizi bırakmanız neredeyse imkansızdır.”
Yalçındağ, Gürcan Karakaş’a dair hatırladığı en önemli detayın ise onun her zaman doğru soruları sorabilme yeteneği olduğunu ifade ediyor. Yalçındağ, “Doğru soruları sormak bazen çözümün kendisidir. Gürcan Bey her zaman doğru soruları soran, vizyon geliştirebilen, kendini sürekli yenileyen, geliştiren ve değişim ışığında kendisi ile birlikte çalışanları da bu ahengin içine çeken bir yöneticidir” diye konuşuyor.
10. Dayanıklı ve Esnekler
Uzmanlar Türk yöneticilerin kriz yönetimindeki başarılarının onları global anlamda tercih edilir kıldığı konusunda hemfikir. HRM Yönetici Ortağı Aylin Coşkunoğlu Nazlıaka, “Türkiye’de yaşanan krizler, yöneticilerin değişen koşullara çabuk adapte olabilmesini gerektiriyor. İşte bu özellik, Türk yöneticilerin dünyada daha geniş bölgesel sorumluluklar alabilmesini sağlıyor. Ayrıca daha kolay risk alabiliyor, astları ile çok kuvvetli bağ kurabiliyor ve farklılık yönetimine de önem veriyorlar” diyor.
PepsiCo Asya, Ortadoğu, Afrika CEO’su Saad Abdul-Latif de, Ümran Beba’nın dayanıklı ve vizyoner duruşuna dikkat çekiyor ve devam ediyor: “Güneydoğu Avrupa Bölge Başkanı iken, bir yıl bile dolmadan, Asya Pasifik Bölgesi Başkanı olarak atanmasının nedeni, kriz döneminde Türkiye’de ve sorumlu olduğu tüm bölgede gösterdiği inanılmaz performanstır. O, işle ilgili zorluklara ve fırsatlara uzun vadeli bir vizyonla yaklaşan güçlü bir lider. Ümran’ın liderliği sayesinde Türkiye, geçtiğimiz yıl olağanüstü bir performans sergiledi. Şirketimizin en hızlı büyüyen bölgelerinden Asya Pasifik’i bu nedenle Ümran’a teslim ettik.”
11. Duygu ve Mantık İç İçe
Bir diğer dev P&G’nin global sorumluluk alan en üst düzey yöneticisi ise Türkiye, Kafkasya ve Orta Asya, İsrail Bölge Başkan Yardımcılığı ve P&G Türkiye Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini sürdüren Saffet Karpat ise Türk yöneticileri global pazarda öne çıkaran, farklı kılan özellikleri şöyle dile getiriyor; “Uluslararası arenada öne çıkmamızı sağlayan en büyük özelliğimiz zengin bir kültürle yetişmiş olmamız. Ayrıca kimi zaman duygusal kimi zaman mantıksal hareket edebilme esnekliğine sahibiz.”
12. Büyük Resmi Görür, Motive Eder
Microsoft Türkiye Genel Müdürü Çağlayan Arkan, geçen yıl Microsoft merkez ofisine atandı. 6 yıl içinde “Türkiye Bilişimle Kalkınıyor” vizyonuyla Microsoft Türkiye’nin yüzde 300 büyümesine liderlik eden Arkan, artık şirketin merkezinde, kurumsal müşterilerden sorumlu organizasyonda, dünya üretim ve kaynaklardan sorumlu genel müdür olarak görev yapıyor. Arkan’la 10 yılı aşkın bir süre hem Siemens hem Microsoft’ta birlikte çalışmış olan Microsoft Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Çağan, Arkan’ı zirveye taşıyan özelliklerini şöyle anlatıyor: “Çağlayan Arkan, vizyon sahibi, her zaman büyük resmi gören, takımına, iş ortaklarına, sektöre yön gösteren bir liderdir. Takımını motive eder, prensip sahibi, heyecan dolu bir liderdir ve bundan dolayı ekibi onun için büyük bir zevkle çalışır. Dostluğu kalıcıdır, hiçbir zaman unutmaz, yıllar sonra ihtiyacı olanlara desteğini eksik etmez. Sözünün eridir, dediklerini önce kendisi uygular, sonra herkesten aynısını bekler. Bu özellikleri Çağlayan’ı başarılı ve sevilen bir lider yapmıştır.”
13. Olasılıkları Hızlı Analiz
Bilişim sektöründe global sorumluluk alan Oracle Türkiye ve Orta Asya Bölgesi Lideri Gürhan Kalelioğlu’nun nasıl bir lider olduğunu ise yine Global 50 Türk listesinde yer alan bir diğer Oracle’lı Atilla Kıral şöyle ifade ediyor:
“12 yıl boyunca birlikte çalıştık. Gürhan’ın müthiş bir beyni vardır. En önemli özelliği tüm olasılıkları büyük bir hızla aynı anda değerlendirebilmesi ve doğru seçimi yapmasıdır.”
Global 50 Türk Listesi Nasıl Hazırlandı?
Global yönetim sahnesinde her geçen gün daha fazla Türk, üst düzey yönetim kademelerinde görev alıyor. Son yıllarda bu sürecin hızlandığına tanık oluyoruz. 2008 sonunda patlak veren global ekonomik kriz de Türk yöneticilere olan talebi artırdı. Dünyanın hızla değiştiği, riskleri yönetmenin çok daha zor hale geldiği bir ortamda krizlere, hızlı karar almaya alışkın ve bulunulan coğrafya itibarıyla çok farklı kültürlerin tüketim tercihlerini çok başarılı şekilde analiz edebilen Türk yöneticiler bugün çok daha fazla tercih edilir hale geldi. Capital Dergisi titiz bir araştırma sonucunda dünyanın en önemli şirketlerinde global anlamda en üst düzey pozisyonlara yükselen “Global 50 Türk”ü belirledi. Aslında sayı çok daha fazla. İletişime geçtiğimiz 50’den fazla uluslararası şirket, 200’e yakın üst düzey pozisyonda global sorumluluk alan yöneticinin ismini ve özgeçmişini Capital’le paylaştı. Capital, bu profesyoneller arasında öne çıkan en güçlü ilk 50 yöneticiyi sıraladı. Sıralama, görev aldıkları şirketin büyüklüğü ve bulunulan pozisyonun önemi göz önüne alınarak danışmanlar, iş dünyasının önemli isimlerinin önerileri doğrultusunda ve Capital tarafından yapıldı. Bu çalışma için dünyanın dört bir yanındaki şirketlerde çalışan Türk yöneticilerin özgeçmişleri, yönettikleri iş biriminin büyüklüğüne ait ulaşılabilin veriler bir araya getirilip, analiz edildi.
Türkler Neden Yükseliyor?
Krizlere Antrenmanlılar
Fortune Danışmanlık’tan Ayşen Arıduru, son yıllarda global anlamda Türk yöneticilere daha fazla iş fırsatı sunulmasının nedenlerini şöyle açıklıyor: “Dünyada, özellikle Avrupa’da bu kadar değişim ve küresel kriz ortamı yaşanırken ve birçok yapının kaldırabileceğinden çok hesaplanmamış riskler aldığı gözlenmekteyken, ülkemizde birden çok kriz ortamında kriz yönetimi yapmış yöneticilerimizin, diğer profesyonellere göre daha antrenmanlı olduklarına ilişkin algı oluştu.”
Sonuç Odaklı ve Hırslılar
My Executive Yönetici Ortağı Müge Yalçın, “Türkiye pazarının zor bir pazar olduğunu göz önünde bulundurursak, yurtdışı görevler için seçilen Türkler’in işlerinde gerçekten başarılı, sonuç odaklı ve hırslı olduklarını söyleyebiliriz. Ayrıca farklı kültürlerin hakim olduğu çalışma ortamlarında görev almak onların adaptasyon yönlerini de güçlendiriyor. Çalışma ortamında genel olarak iyi ilişkiler kuruyorlar ve özgüvenleri de oldukça yüksek” diyor.
Önce Hayal Etmek Gerekiyor
Ümran Beba / Pepsico Asya Pasifik Başkanı
Türkler’in Yolu Nasıl Açılır?
Global anlamda liderlik için öncelikle yurtdışında çalışmayı düşünmek, hayal etmek ve kabul etmek gerekiyor. Bizler ülkemizi çok seviyoruz ve her Akdeniz insanı gibi bağlılıklarımız var. Bunları bir süre kenara koyup bu tecrübeye evet diyebilirsek diğer yöneticilerin yolunun da açılacağına inanıyorum. Sonra yeni bir ülkenin kültürüne alışmak önem kazanıyor. Kültürü, dili, alışkanlıkları anlamak istemek birinci adım.
Türklüğün Fizibilitesi
Hem Avrupalı, hem Asyalı biraz da Ortadoğuluyuz. Bu özelliklere sahip çok fazla ülke insanı yok. Bu bize esneklik ve adapte olma gücü veriyor. Ekonomik iniş ve çıkışlar yasamış olmak da bize ayrı bir tecrübe sağlıyor. Biz bunları zaten yasamıştık diyoruz ve şaşırmıyoruz. Aksiyon alma süremiz daha hızlı oluyor. Dezavantaj olarak baktığımızda ise, Türkler iniş çıkışlara rağmen büyümeyi yaşamış yöneticiler. Bu kişilerin büyüme olmayan daha durağan ülkelerde zorlanma olasılıkları olabilir.