İhracat 500 milyar doları nasıl aşacak
Yazıyı Paylaş:
Fikri Türkel köşe yazılarını web sitenize ekleyin
Merhaba...
Bundan böyle, her hafta üç kere sizlere Taraf penceresinden ulaşmaya çalışacağım. Reel ekonomiden, kulislerden, yeniliklerden, başarı hikâyelerini paylaşacağım. Ayrıca Anadolu başta olmak üzere dünyanın dört bir tarafından faydalı, yeni ve farklı bilgi, kişi ve kurumları dikkatinize sunacağım.
Bugün hiçbir yerde okuyamayacağınız bu detaylar gibi.
.....
Birkaç gündür art arda gelen olumlu ekonomi haberlerine birisi daha eklendi. İhracat yüzde 13,15 arttı. Detayları haberlerde yer alıyor. Size daha kalıcı bir durumdan bahsetmek istiyorum.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), haftasonu 24 sektörün ihracatçı temsilcileriyle Silivri Klassis’te önemli bir toplantıdaydı. Detaylar açıklanmadı ama Cumhuriyet’in 100. yılında ulaşılması hedeflenen 500 milyar dolarlık ihracatın yol haritasını tartıştı. Adı: “Türkiye’nin 2023 İhracat Stratejisi ve Sektörel Çalışmaları.”
24 sektörün tek tek kendi hedeflerini ortaya koyduğu buluşmada, Türkiye’nin ihracatının 2023’te 500 milyar doları aşabileceğinin ipuçları ortaya konuldu.
Veriler, sonuçlar yakında açıklanacak. Toplantının, arka planını ve ana hatlarını ise ilk siz okuyun...
Söz konusu çalışma sadece Silivri’dekiyle sınırlı değildi. Öncesinde her sektör kendi içinde çalıştay düzenledi.
24 sektörün bütün katılımcılarına ulaşıldı ve 50 bin ihracatçının bizzat görüşü alındı. Geçen yıl 48 bin 500 ihracatçı rakamının bu yıl 50 bini bulması bekleniyor. Cumhuriyet’in yüzüncü yılında ise ihracat şirketlerimizin sayısının 70 bin civarında olması hedefi üzerinde duruluyor. Yani ihracatın yaygınlaşarak değil, her şirketin ihracat miktarlarının arttırılması yoluyla hedeflerin tutturulması öngörülüyor.
Bu arada şunu da belirtmekte fayda var: İhracatta belirleyiciliği en büyük üç-beş bin ihracatçı şirket sağlayacak. Yani yüzde 80’ini en büyükler yapacak.
Çalıştaylarda herkes için kritik başarı faktörleri belirlendi, risk noktaları ortaya çıkarıldı. Bu, bölgesel sebeplerden kaynaklandığı gibi, dünyanın değişen konjonktürüyle de bağlantılı olabilir.
Bir diğer önemli nokta ise; hedef pazarların analiziydi. Dünyada üretim yerleri, tüketici profilleri değişirken pazarlar da kayma gösteriyor.
İhracat stratejisinde ilk defa yapılan başka bir detay da dikkatimizi çekiyor. 24 ihracatçı sektörün beş alt alanıyla da ilgili analizler yapıldı. Her alt alanın hem ana sektörle hem de kendi başlarına ihracat hedefleri tesbit edildi.
Mesela otomotiv sektörünün yanı sıra alt sektörler olan binek oto, kamyon araçları, motor, yan sanayi gibi alt alanların stratejileri de ortaya çıktı.
Şimdiye kadar Cumhuriyet’in 100. yılında 500 milyar dolar ihracat hedefi ile yetiniliyordu. Artık bütün sektörlerin yıllara göre ayrı ayrı rakamları belirlendi.
Şimdiye kadar otomotiv sektörü ihracatta, Türkiye’nin birinci sektörü durumundaydı. Yakın zamanda da böyle olması bekleniyor. Ama bu stratejiye göre 2023’te farklı bir sonuçla karşılaşabiliriz. Bu hangisi olacak?
Gıda mı, tekstil mi yoksa bir başkası mı? TİM yöneticileri bunu sır gibi saklıyor.
Haftasonu bütün rakamlar ortaya konuldu. Şimdi konsolidasyonu yapılıyor. Her sektörün ve yetkilinin görüşü toplanıyor.
Son iki yılda “Komşu Ülke” stratejisi ve “Yeni Hedef Pazarlar” üzerinde duruldu. Krizde bu, işe yaradı.
2010 yılında 12 trilyon dolarlık dünya ihracat pazarının 13 trilyon dolar olması bekleniyor. Yani artan 1 trilyon dolardan Türkiye önemli bir pay kapmak istiyor. Yılbaşında ortaya konulan 111 milyar dolar ihracat rakamı önceki ay revize edilerek 115 milyar dolara çıkarıldı.
Yılsonuna kadar tekrar revize edilebilir. Ancak bir iki şeye dikkat etmek gerekiyor. Onları da sonra değerlendireceğiz.
fikriturkel@gmail.com