En Hızlı 25 Şirket
“Şirketinizi emniyete alın ama geleceğini de inşa etmeye devam edin.” GE’nin CEO’su Jeff Immelt, kriz döneminden geçen şirketlere, büyümelerini sürdürmeleri için bu tavsiyeyi veriyor. Gerçekten de ...
“Şirketinizi emniyete alın ama geleceğini de inşa etmeye devam edin.” GE’nin CEO’su Jeff Immelt, kriz döneminden geçen şirketlere, büyümelerini sürdürmeleri için bu tavsiyeyi veriyor. Gerçekten de 2008’in son çeyreğinde derinleşen kriz ortamına rağmen bazı şirketler, geleceğe yatırım yapmaya devam etti ve bunun karşılığını hızlı büyümeyle aldı. Türkiye’nin en büyük 500 şirketinin ciroları incelendiğinde 25’inin fark yarattığı görülüyor. Bu şirketlerden 11’i, 2008’de cirolarını yüzde 100’ün üzerinde artırdı. Geri kalanlar ise yüzde 65’in üzerindeki büyümeyle öne çıktı. En hızlı 25 şirket arasına girenlerden 12’sinin, 2007’de 150 milyon TL’nin altında ciroya sahip şirketlerden oluşması ise dikkat çekici.
2008’in En Hızlısı Oldu
Albayrak Turizm, 2008’in en hızlı büyüyen şirketi oldu. 2007 yılında 142 milyon TL ciro elde eden şirket, geçtiğimiz yılı tam yüzde 205 büyüme kaydederek 432 milyon TL ile kapatmayı başardı. Albayrak Turizm çatısı altında inşaat, atık toplama ve transfer, personel taşıma, araç kiralama ve ekmek satışı faaliyetleri bulunuyor. Albayrak Grubu Genel Müdür Yardımcısı Hayrettin Köktaş, son bir yılda yakaladıkları hızlı büyümeyi inşaat, ekmek satışı ve atık toplama faaliyetlerindeki ciro artışına bağlıyor.
Gerçekten de Albayrak İnşaat, son yıllarda yaptığı yeni villa ve toplu konut projeleri ile atağa kalkmış durumda. İstanbul Metrosu’nun da yapımında rol alan Albayrak İnşaat, İstanbul Halkalı’daki Güneş Park, Esenler’deki Kemer Park, İzmir Mavişehir’deki Albayrak Mavişehir Evleri’nin yapımına devam ediyor. Hayrettin Köktaş, bu üç proje kapsamındaki 2 bin konutun 2008’de sahiplerine teslim edilmesi ile cirolarında ciddi bir artış yaşandığını belirterek, “Buradan kaynaklanan 172 milyon TL’lik önceki yıla ait inşaat satışı, 2008 mali tablolarımıza yansıdı” diyor.
2008 yılında büyüme yaratan bir diğer sektörün de atık toplama faaliyetleri olduğunu belirten Köktaş, 1992’de çöplerin toplanıp taşınması şeklinde başlayan hizmetin sınırlarının zamanla genişleyerek bugün atık toplama, taşıma ve atık transfer istasyonları işletmeciliğine dönüştüğünü ve grup için giderek daha önem kazandığını açıklıyor.
Albayrak Turizm, geçtiğimiz yıl yeni bir faaliyet alanına daha girdi. Köktaş, yeni faaliyete başladıkları ekmek satışları ile 2008 yılında 61 milyon TL ciro yakaladıklarını dile getiriyor. Şirket, 2009 yılında aynı oranda olmasa da büyümeyi sürdürmeyi hedefliyor.
Satın Almayla Büyüdü
Türkiye’nin 51’inci en büyük özel şirketi olan Gübre Fabrikaları, 2008’in en hızlı büyüyenleri listesinde 6’ncı sırada yerini alıyor. Son yıllarda zaten istikrarlı bir büyüme trendi yakalayan şirket, üretim tesislerine ve lojistik üstlerine yaptığı yatırımlarla satışlarını son 5 yılda yüzde 100 artırmayı başardı.
2008 yılında yüzde 131’lik büyüme yaratan asıl hamle ise şirketin lider olarak girdiği konsorsiyumla İran’ın en büyük gübre tesisleri Razi Petrokimya’yı satın alması oldu. “Türkiye’nin en büyük dış sanayi yatırımını gerçekleştirdik” diyen şirketin genel müdürü Mehmet Koca, bu satın almanın şirkete artılarını şöyle özetliyor: “Gerek yurtiçi pazar etkinliğimizin artması gerekse yurtdışından elde ettiğimiz satış, ciromuzun yükselmesini sağladı.”
Öyle ki 2008 yılbaşında 656 milyon dolara gerçekleşen bu satın alma sayesinde şirket, hem cirosunu hem de kârlılığını artırdı. Şirket, 2008 yılı konsolide bilançosunda 1 milyar 412 milyon TL satış hasılatı ve 103 milyon 341 bin TL kâr açıkladı. Tabii 2008 yılı ciro artışında, kriz döneminde diğer emtialarda olduğu gibi kimyevi gübre fiyatlarında rekor artışlar meydana gelmesinin de rolü çok büyük.
“Vizyonumuz dünyada markalaşmış bir şirket olmak” diyen Koca, bu yolda İran’ın ilk hamle olduğunu belirterek, uzun vadeli planlarını şöyle anlatıyor: “Ülkemizin gübre üretiminde kullanılan hammaddelere sahip olmaması nedeniyle şirket olarak bu kaynaklara sahip ülkelerde yatırım yapma stratejisini geliştirdik. Azotlu gübrelerden sonra fosforlu gübrelerde de etkin olmak için girişimlerimizi sürdürüyoruz. Tunus’ta fosfat kaynaklarının işletilmesi amacıyla açılan bir ihalede, ön yeterlilik aşamasını geçtik; uygun şartların oluşması durumunda stratejimizin ikinci ayağını gerçekleştirmeyi planlıyoruz.”
Büyümesini İhracata Borçlu
Orkide Yağları markasının sahibi Küçükbay da 2008 yılının “kazananları” arasında. Sıvı yağ pazarında yüzde 20’lik paya sahip şirket, 2008’de yaptığı ihracat atağıyla yüzde 114 ciro artışı yaşadı. 2007 yılında 33 milyon dolar olan ihracatını, 2008 yılında 3 katın üzerinde artırarak 131 milyon dolara yükseltti ve Türkiye’nin en büyük 100 ihracatçısı arasına girdi.
Özellikle nüfusu yoğun ülkelere ihracat yapmaya ağırlık verdiklerini belirten Küçükbay Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Küçükbay, “İhracat yaptığımız ülke sayısını 80’in üzerine çıkardık. Libya, Irak, Filistin, Suriye, Norveç, Birleşik Arap Emirlikleri, Japonya, Amerika, KKTC, Lübnan ve Suudi Arabistan, Papua Yeni Gine ve daha pek çok ülkede tercih edilen markalar arasındayız” diyor. Şirket, geçtiğimiz yıl “Türkiye’nin En Büyük 1.000 İhracatçısı'” araştırmasında 310 basamak yükselerek 97’nci sıraya yerleşti.
İhracatın yanında yatırımlarına da tam sürat devam ediyor. “Krize 2008 yılı sonlarında başladığımız ve 2009’un ilk aylarında tamamlanan 15 milyon Euro’luk yatırımla meydan okuduk” diyen Küçükbay, sıvı yağ sektöründe ambalajlama ve dolum hatlarının yeni kuşak teknolojiyle modernizasyonunu sağladıklarını, böylece endüstriyel pazardaki ağırlık ve ürün çeşitliliklerini artırmayı hedeflediklerini belirtiyor. Ayrıca yeni yatırımla enerji maliyetlerinde de yüzde 25-30’a varan tasarruf yaratılacak.
“Türkiye’de yıllık toplam 600 bin tonluk margarin sektörünün, 350 bin tonluk bölümünü kapsayan endüstriyel pazarda atılım yaptık” diyen Küçükbay, İdeal Orkide markasıyla endüstriyel pazardaki ürün gamı genişleterek iç pazarda aktif bir oyuncu olmanın yanı sıra Rusya, Balkan ülkeleri ve Türk Cumhuriyetleri’ne de ihracat yapmayı planlıyor.
Küreselliğin Meyvesini Topladı
1998’den beri Arbella markası ile makarna sektörü içinde yer alan Arbel, Mersin’de 7, Kanada’da 6, Amerika, Avustralya ve Kırgızistan’da birer tesis olmak üzere toplam 16 tesis ile küresel bir şirket olarak faaliyet gösteriyor. 2001 yılında Türkiye’deki tarım ürünlerinde sürekli düşen bir grafik tespit edilmesi ve bakliyatta Türkiye’nin liderliğini kaybedeceği öngörüsü ile Kanada’ya yöneldiklerini dile getiren Arbel Grubu CEO’su Hüseyin Arslan, bu öngörünün bugün de başarıyı getirdiğinin altını çiziyor.
“Zamanında ve doğru alınan küresel yatırım kararlarımız, bugün yaşanan bu sıkıntıda krizi fırsata çevirdi” diyen Arslan, şirket stratejilerini şöyle açıklıyor:
“Piyasamızı kaybetmemek ve kalıcı olmak için üretimde süreklilik arz eden ülkelere yatırım kararı aldık. İhracattan 3-4 yıl koparsanız pazardaki alıcılar dahi değişir ve uyum sağlayamazsınız. Bu nedenle coğrafi çeşitliliğe gidip pazarda kalıcı olma hedefiyle yatırım yaptık. Yatırımlarımızın farklı yarı kürelerde olması ve üretimin hiç durmadan devam etmesi sayesinde, yılın 12 ayında üretimden pazarlamaya küresel bir oyuncu olmayı başarıyoruz.”
Ayrıca geçtiğimiz yıl gerçekleşen büyümede, şirketin bakliyattaki başarısını makarna sektöründe de göstermek için 2006 sonunda 15 milyon Euro’ya kurduğu makarna tesisinin de payı büyük. Şirket, bugün makarnanın hammaddesi olan irmikte, aylık 7 bin 500 ton ve makarnada aylık 6 bin ton üretim gerçekleştiriyor. 25 çeşidi bulunan Arbella Makarnaları, başta Afrika ülkeleri olmak üzere Avrupa ülkeleri, Amerika, Kanada ve Japonya’nın içinde olduğu 52 ülkeye ihraç ediliyor. 2008 ihracatçı birlikleri verilerine göre Türkiye’den en fazla makarna ihracatı yapan şirket, bu yeni yatırımla dünyada bu alanda en önemli oyunculardan biri olmak için çalışıyor.
Çıkışını İhracatla Yaptı
Etsun, daha çok Türk Cumhuriyetleri ve Ortadoğu ülkelerine ihracat gerçekleştiren bir dış ticaret şirketi. 2008 yılında ihracatında yüzde 99,6 büyüme yakaladı. “2008 yılının beraberinde getirdiği tüm daralma ve dalgalanmalar karşısında küçülme yaşayan birçok şirketin aksine, bir önceki yıla kıyasla ticaret hacmimizi 2 katına çıkardık” diyen Etsun Entegre Tarım Ürünleri’nin genel müdürü Adalet İnanç, büyümeyi kriz döneminde pazarı iyi koklayarak ve beklentilerin karşılanmasında esnek ve hızlı davranarak yakaladıklarını belirtiyor.
Etsun, hemen her sektörde 27 yıllık ihracat tecrübesine sahip. Geçtiğimiz yıl da önemli pazarlarından olan Azerbaycan’a ihracatını katladı. Şirket, bu ülkeye her türlü inşaat malzemeleri, ambalaj, makine ve teçhizatı ile gıda alanlarında ihracat gerçekleştirdi. İnanç, Türk Cumhuriyetleri ve Ortadoğu ülkelerinin zorlu koşullarına rağmen bu pazarların ihtiyaç ve beklentilerini önceden tahmin ederek buna göre yapılandıklarını, stratejilerini belirlediklerini açıklıyor.
Etsun, 2008 yılında ihracat artışı yanında krize karşı da önlemler aldı. İnanç, krizde güçlü tasarruf tedbirleri aldıklarını ve finansal enstrümanları iyi kullanma konusunda gayret ettiklerini de belirtiyor. İnanç, “Özetle sahip olduğumuz ticari avantajlar, likit finansal yapımız ve beşeri sermayemiz ile krizden fayda sağlayarak şartları lehimize çevirmeyi başarabildiğimizi söyleyebiliriz” diye konuşuyor. Etsun, bu yıl için de dış ticaret hizmetini daha iyi kılmaya yönelik yatırımları ve kadrolaşmayı yılsonuna kadar tamamlayarak, portföyüne yeni sektörler katmayı ve ihracat pazarlarındaki payını artırmayı hedefliyor.
Kroman Çelik’in Başarısı
Kroman, 2,2 milyar TL cirosuyla Türkiye’nin en büyük 33. şirketi. Bu dev, krizde doğru zamanda doğru hamleyi yaparak cirosunu yüzde 81,5 artırmayı başardı. Hurdadan kütük demir, kütük demirden inşaat demiri, filmaşin ve profil üreten şirket, 2005’ten beri devam eden yatırımlarına, 2008 yılı başlarında ileri teknoloji ürünü modern bir haddehane daha ilave etti. Haddehanenin 2008 Şubat ayında üretime başladığını söyleyen Kroman Genel Müdürü Sermet Hatunoğlu, “Geçen yıl 2 adet çubuk demir, filmaşin ve kaliteli çelik üreten tesislerimizde bu üretim 3’e çıkmış oldu. Toplam üretimimiz 2007’ye göre yüzde 20 arttı” diyor.
2008 yılı başlarından itibaren artmaya başlayan demir çelik fiyatları, ülke içindeki talep artışı ve tüm dünyada yılın ilk 7 ayında yaşanan canlılıkla birleşince Kroman, yüzde 81,5’lik büyüme artışı gerçekleştirdi.
Şirket, aynı zamanda kaliteli mamul üretimi ve titiz lojistik hizmetleri sayesinde Körfez ülkelerinde tercih edilir hale geldi. Hatunoğlu, “2008 yılı ilk yarısından itibaren dramatik şekilde düşen talep ve buna bağlı fiyat düşüşlerinden zamanında stratejik kararlar alarak etkilenmemeyi başardık” diyor. Ancak Hatunoğlu, 2009 yılında bu büyüme oranını sürdürebilme konusunda pek umutlu değil: “2008 yılı ciro rakamını gerçekleştirmek imkansız. Çünkü 2009 yılında fiyatlar, yıllık ortalama ton başına 1.200 dolardan 450 dolara düştü. Bence bu yıl yurtiçi ve yurtdışı tüm piyasalar daralırken şirketlerin işçi çıkarmadan, tam kapasite ile çalışabilmeleri bile başarı anlamına geliyor.”
Birleşmeden Doğan Güç
Büyüme şampiyonları listesinde yer alanlardan Limak Çimento Grubu, 2008 Mart ayında aynı çatı altında bulunan 3 şirketin birleşmesiyle doğdu. Limak Kurtalan Çimento Sanayi, Limak Madencilik Yapı Çimento Sanayi ve Şanlıurfa Madencilik Beton Çimento Sanayi’nin birleşmesiyle oluşan sinerji ile bu yeni şirket 300 milyon TL’lik ciroya ulaştı.
Limak Çimento CEO’su Gültekin Aksüyek, birleşmenin öneminin anlaşılması için geçmiş ile bugünü şöyle karşılaştırıyor:
“Kurtalan Çimento’nun cirosu 2007’de 172 milyon TL idi. Birleşme olmaması durumunda 2008 cirosu 167 milyon TL olarak gerçekleşecekti. Ancak birleşme ile bugünkü cirolara ve önceki yıla göre yüzde 74 oranında büyümeye ulaşıldı.”
Aksüyek, 2008’de birleşmenin ötesinde iyi satış sonuçları almalarını krizden etkilenmemek için uyguladıkları strateji ve yatırım programına bağlıyor. Aksüyek, “Eylül 2008 tarihi itibarıyla kriz yönetim sistemine geçtik; krize uygun strateji ve yatırım programımızı belirledik. Uygulanan kriz yönetim sistemi neticesinde global krize rağmen 2009’un ilk 6 ayında, ciroda geçmiş yıla göre yüzde 26 oranında bir artış sağladık” diyor.
Şirket yatırımlarına da aralıksız devam etme kararı aldı. Aksüyek, 2008 yılındaki krizi bir fırsat sayarak 2010 ve 2011 yılı için planladıkları kapasite artırım yatırımlarını 2009’a çektiklerini belirtiyor. Bu çerçevede Limak Çimento, bir fabrikasının klinker üretim kapasitesi yıllık 1 milyon ton artırılarak 2 katına çıkaracak. Yine Mardin’deki 20 milyon dolarlık bir yatırımla çimento üretim tesisini 2009 Kasım ayında devreye alacak. Ayrıca Aksüyek, 2009 yılı büyüme hedefini yüzde 25 olarak belirlediklerini ve şu anda yurtiçi ve yurtdışında çimento fabrikası satın alma görüşmelerine devam ettiklerini de dile getiriyor.
Cumhur Taşdelen/ Troy Kıymetli Maden Yönetim Kurulu Başkanı
“2010 Hedefimize 2008’de Ulaştık”
Eksikleri Tespit Ettik
Ticaret hayatımızda, uzun yıllar yönetim kademelerinde görev aldığımız kıymetli maden sektörünün bize sağlamış olduğu bilgi ve tecrübe, bu alandaki yaşanan sıkıntı ve eksiklikleri daha iyi görmemizi sağladı. İlk olarak işe, sektörün ihtiyaçlarını nasıl çözebiliriz noktasından başladık ve bulduğumuz çözümleri, yine sektördeki üreticilere, yapılan birebir görüşmelerle anlatılırken şeffaflık ilkemizle oluşturduğumuz güven, 2008’de müşteri portföyümüzde hızlı bir artışa neden oldu.
Güçlü Anlaşmalar
Dünyanın önde gelen kıymetli maden şirketleri arasına girme hedefimiz için yurtdışında, sektörün saygın kuruluşları ile çalışma imkanlarını araştırdık ve anlaşmalar yaptık. Bu anlaşmalarla önemli maden üreticileri, tedarikçileri, rafinerileri ve bankalarıyla çalışma ortamı yarattık. Tüm bunlar, 2008’in ikinci yarısında ağırlaşan ekonomik krize rağmen hacimlerimizin artmasında etken oldu. Krizde daralan iç piyasadan gelen satış baskısı, ihracat imkanlarımızı artırdı ve büyüme hızımıza katkıda bulundu.
Kazanmıyorsan Kaybetme
Krizin olumsuz etkilerini, yarattığı imkanları görerek aştık. “Kazanmıyorsan, kaybetme” ilkesiyle maliyet hesaplarımızı ve risk analizlerimizi her ortamda iyi yapmayı ilke edindik. 2008, 2010 yılı hedeflerine ulaştığımız bir yıl oldu. Kriz döneminde yaklaşık 487 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdik.
2009’da İyi Gidiyoruz
Bu yılın ilk 6 ayında da geçen yılın aynı dönemindeki ciroları yakalamış durumdayız. Ancak 2008’in büyüme performansını yakalamamız zor. Çünkü kriz nedeniyle sıkışan uluslararası kıymetli maden ve mücevherat sektörü hala yüksek seyreden fiyatlarla ürettiğini satamadığı için fiziki kıymetli maden talebi de geçen yıla oranla düşük kalacaktır.
Sani Şener/ Tav Grup CEO’su
“15 Milyar Dolarlık Proje Takip Ediyoruz”
Ağırlık Yurtdışında
TAV İnşaat olarak ciromuzun yüzde 95’ini yurtdışı projelerimiz oluşturuyor. TAV İnşaat olarak kendimizi havalimanları inşaatında Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da konumlandırmıştık. 2008 Ocak’ında, Dubai’de 200 milyon dolar kontrat bedelli, 101 katlı Marina 101 projesini portföyümüze kattık. 2007’nin son çeyreğinde imza attığımız Libya Tripoli ve Sepha Uluslararası Havalimanları fiziksel olarak 2008’de yol kat etti. Ayrıca 2006’da imza attığımız Doha Uluslararası Havalimanı projesi, revizyonlarla 3,2 milyon dolar bedele ulaştı. Bu tutarın büyük kısmına, 1 milyon dolarlık pakete 2008’de imza attık.
20 Milletten Çalışan
Her geçen gün yapımızı, global inşaat firması özelliklerine dönüştürmek için çok ciddi yapısal yenilikler yaptık. TAV İnşaat’ın kuruluşundan beri insan kaynakları yönetimine maksimum değer veriyoruz. Bugün bünyemizde, 20 farklı milliyetten insan çalışıyor. Elbette bölgede tutunmak ve büyümek çok kolay değil. Ancak ilk uluslararası havalimanı projemiz olan Kahire Projesi’ni 2009 başında bitirdik. Böylelikle TAV İnşaat olarak operasyonel ve finansal tarihçemiz oluştu.
Hızlı Ve Doğru Kararlar
Başarımız şunlarda yatıyor: İş geliştirme stratejilerimizi, hedeflerimizin bilincinde, hızlı ve doğru kararlarla sonuçlandırabilme yeteneğimiz var. Yeni projelerin takibinde ve sonuçlandırılmasında, mevcut projelerimizden gerek iş gücü gerekse bilgi olarak çok süratli ve tam destek alıyoruz. Merkez ve projelerimiz arasındaki iletişim sayesinde büyük resmi en güncel haliyle görebiliyoruz. Hızlı geri bilgilendirme ve doğru delegasyonla kararlarımızı zamanında ve doğru şekilde alabiliyoruz.
Ciromuzu Katlayacağız
2009’da da ciromuzu 2’ye katlayacağımızı düşünüyoruz. Bu yılki en önemli adımımız 1,170 milyon dolarlık Oman Uluslararası Havalimanı altyapı paketine imza atmış olmamız. Toplamda 15 milyar dolarlık proje takip ediyoruz. Her geçen gün tamamladığımız, devam eden ve portföyümüze kattığımız projelerle yönetim modelimizin başarısı pekişmiş ve gelişmiş oluyor.
Mehmet Yolcu/ Datateknik Genel Müdürü
“Yeni Ürünlerle Atağa Geçtik”
Pazara Hızlı Giriş
Yıldız Holding’in, iletişim ve bilgi teknolojileri alanındaki şirketlerini 4 şirket altında birleştirip Yıldız Bilişim Grubu’nu oluşturmasından bu yana yaklaşık 1,5 yıl geçti. Datateknik olarak birleşmenin sinerjiyle 2008’e çok hızlı giriş yaptık. Bilgisayar sektöründe Exper markasıyla faaliyet gösteriyoruz. 2008 itibarıyla Exper’in marka bilinirliğini artırmak ve ürün gamını geliştirmek üzere araştırmalar yaptık. Bu amaçla pazardaki niş alanları doldurarak, mevcut alanlardaki ürünlerimizi de geliştirme yoluna gittik.
2008’de Rekor Kırdık
2008’in başında koyduğumuz ciro hedefimizi, krize rağmen tutturmayı başardık. Yılda ortalama yüzde 30 büyüyen bir şirketken 2008’i yüzde 153 büyüme ile kapattık. 20 yıllık şirket tarihinin de rekorunu kırdık. Masaüstünde son yıllarda kimseye kaptırmadığımız liderliğimizi sürdürüyoruz. 'Bilişim 500 Araştırması’nda Türkiye’nin 15’inci büyük bilişim şirketi ve 2008 yılında Türkiye’nin en hızlı büyüyen 3’üncü bilişim şirketi olduk.
İnovasyonda Süreklilik
Çocukların teknolojiyle tanışması amacıyla tasarlanmış mini bilgisayar BilgePisi’yi ürettik. Türkiye’de oyun severlerin özel konfigürasyonlu bilgisayarlara ulaşabilmek için yaşadıkları zorlukları gördük ve online konfigürasyonla üretilebilen, tamamen kullanıcıların tercihlerine göre oluşturulan “kişiye özel bilgisayar” Xcellerator projesini hayata geçirdik. Global trendin netbook’lara kaydığını gördük; şık ve renkli Exper Style’ları ürettik. Elektrik kesintilerinin masaüstü bilgisayarlara verdiği zararları ortadan kaldırmak için ciddi bir Ar-Ge yatırımıyla Exper Kesintisiz PC’yi geliştirdik.
Güçlü Satış Sonrası Ekibi
2008’de piyasadaki etkinliğimizi geliştirmek adına, iş ortaklarımızla olan ilişkilerimizi geliştirmek için çeşitli faaliyetlerde de bulunduk. BT sektöründe, ürünü müşteriye teslim ettikten sonra bambaşka bir süreç başlar. Markanın tüketici ile diyalogunun olgunlaştığı aşama aslında bu süreçtir. Bunun farkına varmış bir şirket olarak satış sonrası hizmet ve teknik destek anlamında Türkiye’nin her noktasında, her türlü probleme müdahale edebilecek 800’ün üzerindeki bayimizle ve merkezimizde yer alan 100 kişilik ekibimizle hizmet veriyoruz.
Göksel Aybek/ As Çimento CEO’su
As Çimento Nasıl Büyüdü?
Üretimi Katladık
2006 sonlarında başlayan 2. klinker üretim hattımızın 2008 Mart’ında işletmeye alınmasıyla klinker üretim kapasitemizi arttırdık. Klinker üretim kapasitemiz, 1 milyon tondan 4,3 milyon tona yükseldi. Bu artış, ciroyu olumlu etkiledi. Özellikle Rusya’nın çimento talebinin maksimum düzeyde olduğu 2008 Mayıs ve Haziran aylarında ihracat satışlarımız rekor düzeyde oldu. Satışlar, 2008 Haziran ayından itibaren düşüşe geçti, özellikle yılın son aylarında talep azaldı.
Farklı Coğrafyalar
Biz bu dönemde, temmuzdan itibaren Afrika pazarına hızlı giriş yaparak ihracat ağırlıklı çalışmaya başladık. Navlunların da uygun hale gelmesiyle daha uzak ülkelere ihracat yapma şansımız oldu. Geçen yılın son aylarında Libya pazarına ağırlık vererek orada bir bölge müdürlüğü kurarak satışlarımızı artırdık.
8 Aylık Çalışma Planı
Yaşanan büyük kriz nedeniyle 2008 Ekim başında radikal kararlar alarak 8 ay süreli çalışma planı hazırladık. Bu çalışma planında, kâr marjları az da olsa satışların artırılmasını, yeni ülkelerde yeni müşteriler bulunmasını, ürün çeşitliliğinin sağlanmasını, kriz bahanesiyle eleman çıkarılmamasını, maliyet düşürücü çalışmaların hızlandırılmasını ve üretim satış noktalarının çoğaltılmasını hedefledik.
Dengeli Satışa Geçtik
Planımız büyük ölçüde başarılı oldu. 2008’de 13 ülkeye ihracat yaparken bu yıl 23 ülkeye ulaştık. Geçen yıl ihracatların yüzde 57’si sadece 2 ülkeye yapılıyordu. Bu yıl 23 ülkeye dengeli satış yapıldı ve müşteri sayısı çoğaldı. 2008’de 3 tip çimento üretirken, bugün ürün çeşidi 12’ye çıktı. Bu yılın ilk 6 ayında satışlar tonaj olarak geçen yıla göre yüzde 21 arttı. Tam kapasitede çalışmaya devam ediyoruz.
Elçin Cirik
ecirik@capital.com.tr Kalıcılık, Futbol ve Şirketler
CXO Monitör
İnsanlar
Orta Sınıfın Kozmetik Devi
Media Pulse
Haber : Capital Online / 01 Ağustos 2009 Cumartesi