Türkçe Programlama Dili Geliştirmek
7.Ocak.2009 Kategori: Yazılım Geliştirme
Bir programlama dili geliştirmek başlıklı girdiden sonra Türkiye’de daha önce geliştirilmiş bir programlama dili var mı diye araştırmaya başladım. Sonradan aklımı bir programla dilinin Türkçe olup olamayacağı kurcalamaya başladı.
Öncelikle Türkiye’de geliştirilmiş programlama dillerine bir göz atalım, sonra ana konumuza döneceğiz.
Türkiye’de Geliştirilmiş Programlama Dilleri
Daha önceden sadece Tupol‘u biliyordum. Biraz araştırdıktan sonra (ve önceki yazıya gelen yorumlardan birisi sayesinde) birkaç tane dile rastladım.
Bunlar;
Yunus (Resmi SourceForge sitesi)
Tupol 2.0
EVPL (bunun gerçekleştirildiğinden emin değilim)
Basit (Basic klonu)
Quilt (Dil ve derleyicisi Ersin Karabudak tarafından geliştirilmiş. Hakkında fazla birşey bulamadım)
Pozitif – Türkçe Programlama Dili (link)
TPD (Türkçe Programlama Dili)
Benim bulabildiklerim bu kadar. Eğer siz daha fazlasını biliyorsanız ya da yukarıdaki diller hakkında döküman olacak adresler biliyorsanız lütfen yorum kısmında paylaşın.
Türkçe Programlama Dili Geliştirmek
Aslında çoğu şirket kendi dilini kullanmaktadır. Genellikle kendi yazdıkları programlar içerisinde kullanmak için veya kolaylıkla özellikler eklemek için bu tarz diller geliştirmek çok yabancı birşey değil. Bu sebeple Türkiye’de kimse kendi dilini geliştirmiyor diyemem. Ama iş tam donanımlı bir derleyiciye gelince onu yapan kimseye daha rastlamadım.
Bu noktada internet camiasında iki ayrı tartışma dönüyor. İlki varolan programlama dillerinin Türkçe’ye çevrimi hakkında, ikincisi ise sıfırdan Türkçe bir programlama dili geliştirmekle ilgili.
Bu tartışmalardan ilkine ekşi sözlükteki bir yazar tam benim düşündüğüm cevabı vermiş : “ zaten allahin c’sinde kac kelimelik ingilizce var ki? kasmaya degmez.” Yani, tanımlanan ögelerin isimleri Türkçe verilirse çokta problem kalmayacaktır.
Ayrıca dilin Türkçeye çevrilmesiyle daha fazla kullanıcı çekeceğine ya da daha kolay öğrenileceğine inanmıyorum.
İkinci argümanla ilgili olarak şu araştırmadaki giriş kısmı oldukça önemli. Türkçe bir programlama dilini başarılı kılacak yegane şey, Türkçe bilen kişiler tarafından daha efektif kullanılabilmesidir. Bu da ancak dili sıfırdan yazmakla mümkün olur.
Burada benim düşüncem şu; Küresel anlamda bilgisayarların birbirlerine bağlanmalarından beri (internet) haberleşme kolaylığı ve globalleşme kademeli olarak artış göstermiştir. Bunun sonucunda herkes herşeye heryerden ulaşabilir olmuştur. Siz Türkçe bir programla dili geliştirdiğinizde bunu Türkçe bilmeyen devasa bir kitleye yayamayacaksınız. İngilizce zaten dünya dili olmuş durumda, bu konuda pek bir sorunu yok.
Eğer bu konuya milliyetçi bir bakış açısıyla yaklaşırsanız (aynı pardus gibi) hataya düşersiniz. Bu tarz görüş sergileyenlere (genelde amerikan çocuklarının küçük yaşlarda programlama dillerini kolaylıkla öğrendiklerinden bahsediyorlar), Japonya’da, Almanya’da ya da diğer gelişmiş ülkelerde bizim kullandığımız (ve dünyanın genelinin kullandığı) ingilizce tabanlı dillerin kullanıldığını hatırlatmak isterim.
Türkçe’de ifadeler genelde ingilizceden daha uzundur. Onların tek kelimeyle ifade ettiklerini biz genelde kelime öbekleriyle ifade ederiz. Türkçe’nin yapısı bu. Bu durumda Türkçe geliştirilecek bir dilde daha fazla yazmak gerekecektir.
Bu noktada programlama dillerini doğal dillere yakınlaştırma çabasını anlamsız bulduğumu da belirteyim. Bu konuda karşımızda koskoca bir COBOL örneği var. COBOL belkide doğal bir dile (ingilizce) en yakın programlama dili. Belki ilk dönemlerinde başarılı olsada şimdi tarihe karışmış durumda. Ben bunun nedeni olarak, doğal dil yapısının matematiksel düşünce yapısına çokta fazla uymamasını gösterebilirim. Bunun için çok karmaşıklar. Ayrıca insanların günlük hayatlarındaki problemlerle, bilgisayarlara anlatılmaya çalışan problemler oldukça farklı yapıdalar.
Sonuç
Türkçe bir programlama dili geliştirilmesine karşı değilim. Sadece globalleşme ve ingilizcenin baskın hakimiyeti gibi nedenlerden dolayı olayın akademik araştırmalardan öteye gidemeyeceğini düşünüyorum. Türkçe bir programlama dilinde yazılacak bir programı, uluslarası projelerde Türkçe bilmeyen kimse kullanamaz örneğin.
Bu konuyu itü sözlük’ten bir alıntıyla kapatmak istiyorum;
Kısaca şunu diyorum: Türkçe değerlidir. Türkçe ana dilimizdir. Korumak, geliştirmek hepimizin görevidir. Ancak, önümüzde duran her şeyi Türkçeleştirerek sadece dışa kapalı bir bilim yaparız, dışarıda yeni bulunan bir şeyi anlamak için birilerinin tercüme etmesini bekleriz. Bu bekleyiş sonucu yine ve yeniden geri kalırız. Ayrıca bilimin evrenselliğine ve insanlık için üretilemesi gerektiği fikrine tezat düşeriz; zira birilerinin bizim bulduğumuzdan faydalanması için Türkçe’den çevirmesi gerekir (bu içten içe bana gurur verir aslında; ama doğru olan bu değildir).
Ama bu demek değildir ki birisi çıkıp bütün lafları geçersiz kılacak birşeyler yapamasın.