Projeksiyon

Projeksiyon
Boya Hedef Avrupa’da İlk 4’e GirmekBoya sanayi Türkiye ekonomisinde sağlanan makro istikrar çerçevesinde büyüme sürecini sürdüren bir yapıya sahip. Sektörde 400’ü aşkın kayıtlı üretici firma bulun...

Boya

Hedef Avrupa’da İlk 4’e Girmek
Boya sanayi Türkiye ekonomisinde sağlanan makro istikrar çerçevesinde büyüme sürecini sürdüren bir yapıya sahip. Sektörde 400’ü aşkın kayıtlı üretici firma bulunurken yaklaşık bin civarında firmanın da kayıt dışı üretim yaptığı tahmin ediliyor. Sektörün direkt istihdamının 100 bin kişi dolayında olduğunu belirten Boya Sanayicileri Derneği (BOSAD) Başkanı Atilla Dişçioğlu, şöyle devam ediyor:

“2006 yılında boya ihracatımız 149 milyon dolara ulaştı. 2006’da sektörün toplam ihracatı yan ürünler ve hammaddelerle birlikte 270 milyon dolar seviyelerine çıktı. Boya sektörü son 10 yılda ortalama yüzde 6-7 oranında büyüme gösterdi. Bu gelişmeye rağmen 830 bin ton/yıl olan kurulu kapasitenin ancak yüzde 60’ı kullanıldı. Toplam üretimin yaklaşık yüzde 50’sini aşan bir oranda dekoratif boya üretimi ağırlığını koruyor. Bugünkü mevcut yapıyla Avrupa’nın 6’ncı büyük üreticisi konumundayız. Önümüzdeki 10 yıllık süreç içinde sektörel hedefimiz Avrupa’nın ilk 4 boya üreticisi içinde olmak. 2006 yılında toplam boya üretimi yüzde 6 oranında bir büyüme ile 560 bin ton/yıl olarak gerçekleşti. 2007 yılında konjonktürel dalgalanma da dikkate alındığında sektörün yüzde 4-5 oranında büyüyeceğini tahmin ediyoruz.”

Geçtiğimiz yıllarda yaşanan krizlerden dolaylı şekillerde etkilenmiş olmasına rağmen başta inşaat sektörü olmak üzere yurtiçi ve yurtdışı talebin artmasıyla boya sektörü de olumlu bir gelişim trendi yaşıyor.


Sigorta

Sektör Yeni Yasayı Bekliyor
Sigortacılık sektörü 2006 yılında, yüzde 22’lik bir büyüme gerçekleştirerek prim üretiminde son yıllardaki olumlu trendi devam ettirdi. Branşlar bazında en fazla büyüme ise yüzde 84’lük oranla kredi sigortalarında oldu. Branşlara göre prim dağılımında, 2005 yılında olduğu gibi 2006’da da yine kaza branşı en büyük paya sahip oldu. Kasko ve trafik branşları ise bu yıl yine sektörün teknik zarar yazdığı branşlar oldu. Kasko ve trafik branşlarında yaşanan rekabet ortamının, şirketleri, riske göre fiyat belirleme noktasından uzaklaştırdığını belirten Garanti Sigorta Genel Müdürü Okan Utkueri, şu açıklamalarda bulunuyor:

“Kasko poliçeleri doğru fiyatla satılıp, hasarlı araçlar doğru fiyatla tamir edildikten sonra kaskodaki teknik kâr oranını artırmak için gerekli politikaları oluşturmak daha kolay olacak. 2006 yılında sektöre olan yabancı ilgisinin de olumlu bir gelişme olduğunu düşünüyoruz. Sektörde yabancı şirketler ile yapılacak birleşmeler hem şirketlerin sermaye yapısını güçlendirecek hem de sinerji yaratacak. Mortgage ile ilgili kanun tasarısının geçtiğimiz günlerde resmi gazetede yayınlanarak kanun haline gelmesinin ev sigorta poliçelerinde ve mortgage ile ilgili ortaya çıkacak yeni poliçe türlerinde bir hareketlilik yaratacağını tahmin ediyorum. Sigortacılık kanununun çıkması ile ilgili 2006 yılında alınan yolu umut verici buluyorum. 2007 yılında sektörün yasasına kavuşacağına inanıyoruz.”

Geçtiğimiz yıl prim üretiminde yüzde 22 artış yaşayan sigortacılık sektöründe 2007 yılında da bu olumlu trendin devam etmesi bekleniyor.


Klima

636 Milyon Dolar Büyüklüğe Ulaşacak

Geçen yıl Türkiye’de 750 bin civarında split klima üretildi. İthalleri dahil, yaklaşık 815 bin klima satıldı. Türkiye’de bireysel ve hafif ticari klima segmenti 2004 yılında 245 milyon dolar büyüklüğe sahipti. Bu pazar 2005 yılında 360 milyon dolar, 2006 yılında ise 380 milyon dolarlık büyüklüğe ulaştı. Bu segmentte yüzde 20 oranında büyüme beklediklerini belirten Alarko Carrier Pazarlama Müdürü Hırant Kalataş, şöyle devam ediyor:

“380 milyon dolarlık ciroya ulaşan pazarın bu yıl 445 milyon dolar seviyesine ulaşmasını bekliyoruz. Ticari klimalar segmentinde ise 2004 yılında 135 milyon dolar olan büyüklük 2005 yılında 157 milyon dolara ulaştı. 2006 yılında 180 milyon dolar seviyesine çıkan segmentin 2007 yılı sonunda 191 milyon dolarlık bir büyüklüğe ulaşacağını tahmin ediyoruz. Buna göre, 2006 yılında 560 milyon dolar seviyesindeki toplam pazar büyüklüğünün de yüzde 13,6 oranında artışla 636 milyon dolara ulaşacağını öngörüyoruz. Gelişen teknoloji sayesinde bugün klimalar daha fonksiyonel bir yapıda ve daha az enerji tüketiyor. Çoğunlukla yazın satılan klimalar artık dört mevsim kullanılıyor. Bu nedenle pazar ciddi bir büyüme potansiyeline sahip.”

Düşük kur ve ekonomideki bahar havası nedeniyle son iki yılda yüksek oranlı bir büyüme gerçekleştiren klima sektörünün 2007’de de yüzde 13,6 artış ile 636 milyon dolarlık büyüklüğe ulaşması bekleniyor.

Altın

Altın Pazarı Daraldı
Altın sektörü geçtiğimiz yıl durgun günler geçirdi. Küresel altın takı satışları 2006 yılında bir önceki yıla oranla yüzde 16 oranında azalarak 2 bin 267 tona geriledi. Ciro bazında yüzde 14 artış oldu ve pazar büyüklüğü 44 milyar dolara ulaştı ancak bu satışlardan değil, altın fiyatlarındaki artıştan kaynaklandı. Dünyadaki bu küçülmenin Türkiye’yi de etkilediğini belirten Favori Kuyumculuk Yönetim Kurulu Başkanı Selami Özel, şöyle konuşuyor:

“İç pazardaki altın takı tüketimi yüzde 15 azalarak 165 tona geriledi. Türkiye’nin altın takı ihracatı yüzde 2 azalarak 980 milyon dolara düştü. İhracat miktar bazında ise yüzde 22 azalarak 86 tona geriledi. Fiyat artışları küresel talepte önemli bir gerilemeye neden oldu. Petrol fiyatlarındaki artış ve Ortadoğu’daki bölgesel istikrarsızlıklar da talep daralmasına etki etti. İç pazarın yeniden hareketlenmesi Türkiye’nin ekonomik istikrarının sürmesine ve altın fiyatlarının düşmesine bağlı. İhracatımızın yeniden artışa geçmesi ise sadece dış etkenlere değil, kuyumculuk sektörümüzün göstereceği çabaya da büyük ölçüde bağlı. İtalya’nın ardından dünyanın en büyük ikinci altın takı ihracatı yapan ülkesiyiz. Daha ileri gitmek için takıda küresel trendleri yönlendirebilmeli, takı tasarımı modasını yaratan ülke olmalıyız.”

Küresel bazda küçülme yaşayan altın takı sektöründe tüketim Türkiye’de de yüzde 15 azaldı. İç pazarda YTL’nin aşırı değerli olması ve tasarrufların konut ve araba alımlarına kayması altın takı satışlarının düşmesine neden oldu.

Bisküvi - Kek

Kek Pazarı Yüzde 26 Büyüdü
2004 yılında 1,15 milyar YTL büyüklüğe sahip olan bisküvi pazarı 2005 yılında yüzde 6,5 artışla 1 milyar 225 milyon YTL’ye ulaştı. 2006 yılında 2005’e göre ciroda yüzde 12 büyüyerek 1,4 milyar YTL’ye, hacimde ise yüzde 6 oranında büyüyerek 250 bin tona ulaştı. Kek pazarına bakıldığında ise 2004 yılında 290 milyon YTL büyüklüğe sahip pazarın 2005 yılında yüzde 9,6 oranında büyüyerek 318 milyon YTL büyüklüğe ulaştığı görülüyor. 2006 yılında ise cironun yüzde 27 büyüme ile 402 milyon YTL, hacmin ise yüzde 25 büyüyerek 53 bin tona geldiği görülüyor.

Geçtiğimiz yıl sektördeki oyuncuların yatırımlarını, ihracata ve katma değeri yüksek yeni çeşitlere yaptığını belirten Ülker Gıda Genel Müdürü Cafer Fındıkoğlu örnek olarak Ülker’in çıkardığı Biskrem Dolgulu Çubuk, Biskrem Kakaolu ve Biskrem Duble, Çizi Çubuk gibi ürünleri gösteriyor. Bisküvi pazarının 2007 yılında 2006’ya göre ciroda yüzde 12 büyüme ile 1,6 milyar YTL’ye ulaşmasını beklediklerini söyleyen Fındıkoğlu, hacimde ise yüzde 6,5 artış ile 266 bin tona ulaşılmasını beklediklerini ifade ediyor. Fındıkoğlu, kek pazarının ise ciroda yüzde 19 büyüme ile 478 milyon YTL, hacim açısından ise yüzde 8 büyüyerek 58 bin tona ulaşacağını öngördüklerini belirtiyor.

2006 yılında gerçekleşen büyüme trendinin 2007’de de devam etmesi bekleniyor. Buna göre bisküvi pazarında yüzde 12, kek pazarında ise yüzde 19 oranında büyüme öngörülüyor.


Plastik

2013’te Avrupa Lideri Olacak
Türk plastik sektörü 2006 yılında yüzde 15’lik büyüme yaşadı. 2007 yılında 5 milyon tonluk büyüklüğe ve 2,5 milyar dolarlık direkt ihracat rakamlarına ulaşmayı hedeflediklerini belirten PAGEV (Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı) Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Aksoy, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Plastik sektörü, 386 milyon doları plastik hammaddesi, 1 milyar 759 milyon doları plastik mamul olmak üzere toplam 2 milyar 145 milyon dolar direkt ihracat yaptı. Plastik sektörünün dolaylı ihracatlarla birlikte 5,6 milyar dolar toplam ihracata sahip olduğu görüyoruz. Dolar bazında plastik hammadde ihracatı yüzde 56, plastik mamul ihracatı ise yüzde 19 oranında artış gösterdi. Plastik mamul ihracatının yüzde 42’si Avrupa Birliği ülkelerine yapıldı. 2006 yılında Türkiye, 5,3 milyar doları plastik hammaddesi, 1,4 milyar doları da plastik mamul olmak üzere ithalata toplam 6,7 milyar dolar döviz ödedi. Plastik hammadde ithalatı 2005’in aynı dönemi ile karşılaştırıldığından ton bazında yüzde 12, dolar bazında ise yüzde 19 arttı. Bu dönemde toplam ithalatta da ton bazında yüzde 17, dolar bazında yüzde 15 artış görüldü. Sektördeki büyüme devam ettikçe 2013 yılında Avrupa’nın en büyük plastik işleme kapasitesine sahip olacağız.”

2006 yılında yüzde 15 büyüyen sektörün 2007 yılında da aynı oranda büyüme yakalaması bekleniyor. Sektörün 2013’te Avrupa’nın en büyük kapasitesine ulaşması hedefleniyor.




Asansör,demir çelik, kırtasiye...
Türbülansta büyüyenlerin sırrı nerede?
BAŞARIYA YÜRÜYENLERDE KARAR ANI!
BÜYÜME POTANSİYELİ VAR
2,3 MİLYON KATILIMCI HEDEFLENİYOR
Haber : Capital Online / 01 Mayıs 2007 Salı