8 yılda üç misli büyüdü

8 yılda üç misli büyüdü

Kahve pazarı 2009'da 20 bin tonu buldu.
Haber : Emrah Gürkan / 14 Mart 2010 Pazar
Türkiye, tipik bir çay ülkesi. Türk halkının yüzde 96’sı her gün çay içiyor. Kişi başına günlük çay tüketimi 3.8 fincana ulaşırken, yıllık kişi başına çay tüketimi 13.5 kilograma kadar çıkıyor. Buna karşılık Türkiye’de kişi başına kahve tüketimiyse 250 gram seviyelerinde.
Fakat özellikle son 10 yıldır kahve pazarında çok ciddi bir hareketlilik söz konusu. Geleneksel Türk kahvesi ile başlayan, hazır kahvelerle büyüyen Türk kahve pazarı, önce karışım kahvelerin satılmaya başlanması, ardından da uluslararası kahve zincirlerinin pazara girmesiyle hızlı bir büyüme içine girmiş durumda. Son birkaç yıldır ise İtalyan tipi kahve tüketiminde artış gözleniyor.

Pazar hızla büyüyor
Özellikle kahve makinesi fiyatlarının giderek ucuzluyor olması, evde tüketimi her geçen gün arttırıyor. Bu da Türkiye’de kahve tüketiminde son yıllarda yaşanan artışın en büyük tetikleyicisi.
Şu an toplam pazarın 350 milyon TL civarında olduğu tahmin ediliyor. Geçen yıl yaklaşık 20 bin ton kahve tüketimi gerçekleşti. 2012’de bu rakamın 25 bin tona ulaşması bekleniyor. Türkiye’nin iklimi kahve yetiştirmeye müsait olmadığından tüm tüketim ya ham ya da işlenmiş olarak ithalat kanalıyla karşılanıyor. Sözünü ettiğimiz 20 bin ton rakamı da zaten resmi ithalat rakamlarından oluşuyor.

İnovatif ürünlerle gelen artış
Aslında çok değil, 2002 yılında pazarın toplam büyüklüğü sadece 7 bin tondu. Özellikle 2005 yılına kadar yaşanan hızlı büyümede, 3’ü 1 arada kahvelerin kuşkusuz önemli bir etkisi oldu. Bu pazar ilk kez 2002’de Nestle tarafından kahve ve kreması olarak 2’si bir arada şeklinde piyasaya sürüldü. 2003’te şekerin eklenmesiyle birlikte 2’si bir arada ürünlerin yerini 3’ü bir arada ürünler aldı.
20 bin tonluk kahve pazarının yaklaşık 3 bin tonu ise taze kahveden meydana geliyor. Bunun da yaklaşık 2 bin 750 tonu çekilmiş yani filtre kahveden oluşuyor. Çekilmiş kahve pazarının çekirdek kahve pazarına (Espresso) kıyasla çok daha büyük olmasının temel sebebi ise makine fiyatının çok daha ucuz olması. 8 yılda üç misli büyüdü

Kahve pazarı 2009'da 20 bin tonu buldu.
Haber : Emrah Gürkan / 14 Mart 2010 Pazar

Espresso popülerleşiyor
Türkiye distribütörlüğünü, 2007 yılından bu yana Konyalı Saat’in kardeş kuruluşu Best İthalat’ın yaptığı İtalyan kahve zinciri Lavazza, pazarın en önemli isimlerinden biri. Pazara ilk girdikleri yıl 40 ton İtalyan tipi kahve sattıklarını belirten İhsan Nalçacı, 2008’de bu rakamı 80 tona çıkardıklarını, 2009’da ise 105 ton kahve satmayı başardıklarını söylüyor. Lavazza’nın bu yılki hedefi ise 150 ton. Söz Nalçacı’da: “Türkiye’de kahve tüketiminin çok önemli bir bölümünü Nescafe’nin başı çektiği hazır kahveler oluşturuyor. Fakat son yıllarda bizim içinde bulunduğumuz İtalyan tipi çekirdek kahve tüketimi de hızla artıyor. Özelikle kahve zincirlerinin yaygınlaşmasıyla tüketicilerin gözünde çekirdek kahvenin popülerliği de arttı. 2007’de çekirdek kahve tüketimi toplam 100 ton iken, 2009’da sadece biz 105 ton kahve sattık. Önümüzdeki yıllarda pazar çok daha büyüyecek. Çekirdek kahve makineleri giderek ucuzluyor. Asıl patlama, bu kahvelerin evde tüketilmeye başlanmasıyla gerçekleşecek. 700 noktada kahvelerimiz tüketiliyor ama şu an satışlarımızın yüzde 10’u perakende kanallarından gidiyor. Bundan sonra çalışmalarımız bu oranı artırma yönünde olacak.”

Bedava makine dağıtacak
Segafredo Zanetti, 1840’lı yıllardan bu yana üretim yapan, çok uluslu bir İtalyan şirketi. 1 milyar Euro'yu aşan yıllık cirosu ile alanında dünyanın önemli kahve üreticilerinden biri olan şirket, Türkiye’de 2002’den bu yana Metropolitan Gıda tarafından temsil ediliyor. Şu anda binin üzerinde kafe, bar, restoran ve otelde tüketiliyor. Metropolitan Gıda Genel Müdürü Faruk Pak, asıl hedeflerinin ise evlere girmek olduğunu söylüyor: “Türkiye her ne kadar bir çay ülkesi olsa da, kahve pazarı giderek büyüyor. Pazarı asıl büyütecek gelişme, evde kahve tüketiminin artmasıyla gerçekleşecek. Şu an evlerde daha çok hazır kahveler tüketiliyor. İtalyan kahveleri ise makineleri pahalı olduğu için yeni yeni evlere giriyor. Halbuki örneğin İtalya’da kahvenin yüzde 75’i evde tüketiliyor. Yılın ikinci yarısında çok önemli bir kampanyaya imza atacağız. İsteyen herkese kapsül kahve makinesini ücretsiz olarak vereceğiz. Bu kampanyada tek koşulumuz ise makineyi alanların günde 1 tane kahve içmesi olacak. O da yaklaşık 1 TL gibi bir rakama denk gelecek. Bu kampanya ile satışlarımızın çok artacağını 8 yılda üç misli büyüdü

Kahve pazarı 2009'da 20 bin tonu buldu.
Haber : Emrah Gürkan / 14 Mart 2010 Pazar
düşünüyorum.”

Her eve makine satacak
Kahve tüketimin bu denli büyümesi, kahve makinesi üreticilerinin de iştahını kabartıyor. Türkiye'de 2006 yılından itibaren Esse ile birlikte yer alan De'Longhi geçen aydan bu yana yola tek başına devam ediyor. Delonghi Bosphorus'un İtalyan Genel Müdürü Filippo Trau,” Türkiye’de ilginç ve gitgide büyüyen bir sektör var. Türkiye’nin kendine has bir Türk kahvesi kültürü bulunuyor. Bunun dışında İtalyan yaşam tarzı olan Espresso, Cappuccino, Latte ve Macchiato da büyük ilgi görüyor. 2010’da büyük hedeflerimiz var. Artık yeni ve inovatif ürünlerimizin hepsini Best Buy, Teknosa, Media Markt ve Saturn gibi en büyük zincir mağazalarda satmaya başladık. Amacımız, kahve makineleri sektöründe kesin olan liderliğimizi sürdürmeye devam etmek” diyerek hedeflerini açıklıyor.
Ürünlerinin 180 TL civarındaki Espresso ve Cappuccino makineleriyle başladığını, 3 bin 500 TL’lik tam otomatik kahve makinesi Prima Donna’ya kadar devam ettiğini belirten Trau, amaçlarının Türk tüketicilerine her evde bir full otomatik espresso makinesinin olmasının doğal olduğunu anlatmak olduğunu söylüyor.