Topraksız tarımda büyük kazanç
Yatırımcı, 1'e 30 veren 'Topraksız Tarım'a koşuyor.
Haber : Özge Yavuz / 18 Temmuz 2010 Pazar
Bir yandan kaynakların kötü kullanılması, diğer yandan artan dünya nüfusu gıdadaki arz talep dengesini uzun yıllardır olumsuz etkiliyor. Talebi karşılayamayan arz nedeniyle özellikle gıdadaki araştırmalar daha çok verimlilik üzerine odaklanmış bulunuyor. Bunlardan belki de üzerinde en çok durulan ve giderek laboratuardan çıkarak reel hayatın içinde yerini almaya başlayan konulardan biri de ‘topraksız tarım.’
Son beş yıldır bu alana odaklanan şirketlerin laboratuar çalışmalarının sonuçlarını bundan iki yıl önce 35 sayılı dergimizde yine kapak olarak işlemiş ve bu üretim yönteminin geleceğine ilişkin önemli mesajlar vermiştik. Aradan iki yıl geçti ve bu alandaki son gelişmeleri araştırmak üzere yine güney kıyılarına uzandık. Bu işi laboratuardan seralara taşımayı başaran şirketlerin faaliyetlerinin geldiği noktayı araştırdık. Ayrıntılara geçmeden önce şunu vurgulamak gerekir ki, gerek çiftçilerden gerekse sermaye sahibi girişimcilerden bu alana tam anlamıyla bir hücum var.
İki yıl önce herkesin büyük bir şüpheyle baktığı topraksız tarım, bugün Denizli’den Adana’ya, Afyon’dan Antalya’ya kadar onlarca işletmede ve büyük bir başarıyla gerçekleştiriliyor.
5 kat daha verimli
Topraksız tarım, topraklı tarıma oranla 5 kata kadar daha verimli bir üretim şekli. Üretim maliyeti de topraklı tarıma oranla yarı yarıya daha düşük. Türkiye’de modern tarım kavramı içinde yer alan seracılığın son yıllardaki trend alanı olarak da adlandırılıyor topraksız tarım. Özellikle son aylarda Güney ABD’den Avrupa’ya oradan da Akdeniz ülkelerine gelen ve domatesleri çürüten bir yapısı olan “tuta absoluta” adı verilen domates güvesi, şimdiden Antalya’daki domates ihracatını olumsuz yönde etkilemeye başlamış durumda.
Her türlü dış etkenin kontrol altına alınabildiği seracılık da, bu sebeplerden dolayı önem kazanmaya başladı. Sera yatırımı yapan birçok girişimci, gelecekte yaşanacak tarım krizini hesaba katarak, seralarını büyütmeye karar verdi ve yeni girişimciler bu alana odaklanmaya başladı. Jeotermal enerjiyle, topraksız yöntemle yapılan tarımın sağladığı getiri ve ürünlerin pazar sorununun bulunmaması da yatırımcıları bu alana çeken etkenler arasında gösteriliyor. Ekonomist olarak bu hafta dünyada 40 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaşan topraksız tarım diğer adıyla “hidroponik yetiştiricilik”in bugün Türkiye’de gelmiş olduğu nokta ile ilgili yaptığımız araştırmaya yer veriyoruz.
Araştırmada “Çiftçiler dışında artık müteahhidinden tekstilcisine, hububatçısından turizmcisine kadar birçok yatırımcının ilgi gösterdiği topraksız tarım nasıl yapılır? Hangi bölgeler yatırım için daha avantajlı? Yatırım yapan girişimciler ne diyor?” sorularının yanıtını bulacaksınız.