Bilişim, gözünü Avrupa’ya dikti
Şubat 2009
Beş yıldır değerli TL yüzünden fiyatı yüksek kalan Türk bilişim sektörü, krizle birlikte 2010’da Avrupa’nın servis üssü olma beklentisini güçlendirdi.
Türkiye’de global finans krizini fırsata çevirme demeçleri ile eleman çıkararak kârlılığı artırma çabaları atbaşı giderken, bilişim sektörünün temsilcileri, kurdaki değişime bağlı olarak, son dönemde çok fazla dile getirdikleri Avrupa ile entegrasyon planları için güç topluyor. Krizin öncesindeki CeBIT Bilişim Eurasia sırasında 2010 yılında Avrupa’nın bilişim ortağı haline gelme hedefini ortaya koyan Bilişim Sanayicileri Derneği (TÜBİSAD), krizin özellikle euro’yu gerçek değerine kavuşturmasının kendilerine hedef bölgeleri olan Avrupa’da fiyat rekabeti gücü sağladığını vurguluyor.
2001 krizinin ardından Avrupa’nın dış kaynak kullanımı projelerinin adaylarından biri olarak telaffuz edilmeye başlanan Türkiye, geçen yıllarda kalite tarafında takdir görürken düşük kur nedeniyle yüksek kalan maliyetlerine bağlı olarak bir kenara itiliyordu. Krizin bu pahalı görünümünü hafifletmeye başlaması, son Avrasya İş Forumu’nda Türkiye’nin Avrupa’ya dış kaynak sağlayıcı olarak eklemlenmesi gerektiği görüşünün güç kazanması ile somut ifadesini buldu. TÜBİSAD Başkanı Tuğrul Tekbulut, “Biz buradayken Avrupa’nın dostunu Hindistan’da ya da Rusya’da aramaması gerektiğini yıllardır söylüyorduk. Türkiye’nin verdiği fiyatların makulleşmesiyle senelerdir söylediğimiz Avrupa’nın bilişim destinasyonu olması mümkün hale gelecek. Burada artık net şansımız oluşmaya başlıyor” diyor.
Krizle birlikte Avrupa’nın kendi coğrafyasında yaptığı işler de dahil olmak üzere maliyet hesaplarını yeniden yapmaya başlaması, Türkiye için önemli bir fırsat yaratıyor ama gerçekçi olmak da gerekiyor. Fujitsu Siemens Genel Müdürü Halit Zaim, “Türkiye’yi öne çıkaracak koşulların oluşması mümkün fakat yurtdışının tabii illa Türkiye olsun veya başka ülkelere gidelim diye bir hevesi yok. Onlar tamamen belirli hesaplara göre bu kararları veriyorlar” diyor.
Türkiye’nin işgücü kalitesinin benzer ülkeler arasında tercih sebebi olması, Türkiye’nin önemli kozu. Hesap yapılırken, bunun yanına maliyetler, kapasite ve yetkinlikler konuluyor. Bu iki konuda da Türkiye’nin puanı yüksek çıkıyor. Ancak bilişimcilerin krizle ilgili olumlu beklentileri sadece yurtdışı pazarlar ile bağlantılı değil.
Krizin, sektörün sadece yurtdışına açılımı değil kendi iç dengelerini düzeltmesi anlamında da bir fırsat yarattığı görüşü hakim. Koç Bilgi Grubu Genel Müdürü Mehmet Nalbantoğlu, “Ben krizi aslında Türkiye için tanrının<